Alanya Evde Masaj Hizmeti -Eda

Alanya Evde Masaj

çevreı gözleyerek ne yapabileceğini bulmaya çalışıyordu, içinden bir ses arka koltuktaki adamın Alanya Evde Masaj oldukca zinde olduğunu ve onu yakalamasının saniyeler süreceğini söylüyordu. Adam yalnız mıydı acaba? öteki arabalara haber vermek için alarma basmak işe yarar mıydı? Başkalarını bu işe karıştırmak iyi bir düşünce miydi? “Anlıyorum, ” dedi adam. “Zoru seçiyorsun. Biliyor musun, ” Øystein daha ne olduğunu anlamadan adam onu koltuğa yapıştırdı. “Ben de zor yolu seçmeni istiyordum.”

Øystein’in gözlükleri düştü. Elini direksiyona doğru uzattı fakat erişemedi. “Alarma basarsan seni öldürürüm, ” diye fısıldadı adam. “Şaka yapmıyorum, Eikeland, hakikaten bunu yapabilirim.” Beynine oksijen gitmemesine karşın Øystein Eikeland olağanüstü bir şekilde koku alabiliyor, görebiliyor ve duyabiliyordu. Kapalı olan gözkapaklarının üzerindeki damarları seçebiliyor, insanın tıraş losyonunun kokusunu alabiliyor ve adamın sesindeki neşeyi duyabiliyordu. “O nerede, Eikeland? Harry Hole nerede?” Øystein ağzını açınca adam kolunu gevşetti. “Ne hakkında mevzuştuğuna dair hiç… “ Ve adam gevşetmiş olduğu kolunu yeniden sıktı.

Alanya Evde Masaj

“Son defa soruyorum, Eikeland. O ayyaş arkadaşın nerede?” Øystein acıyı ve sinir bozucu yaşama isteğini hissedebiliyordu fakat çok geçmeden bunun geçeceğini de biliyordu. Daha önce de buna benzer şeyler yaşamıştı. Bu, mutluluk veren kayıtsızlık ve acıyı hissedememe duygusu gelene dek sürecek olan bir aşamaydı. Saniyeler geçti. Beyin yavaş yavaş kanallarını kapatıyordu. İlk önce görme duyusunu yitirdi. Ve adam onu bıraktı ve beynine yeniden oksijen gitti. Yeniden görmeye başlamıştı.

Acıyı da yine hissedebiliyordu. “Onu nasıl olsa bulacağız, ” dedi adam. “Karar vermen gereken şey bunun sen aramızdan ayrılmadan önce mi sonrasında mı olacağı.” Øystein şakaklarında soğuk ve sert bir şeyin hareket ettiğini hissetti. Soğuk çelik burnuna dayandı. Øystein çok kovboy filmi izlemişti fakat daha önce .Kalibrelik bir revolveri hiç bu kadar yakından görmemişti. “Aç ağzını, ” dedi adam. Kaderinde keyfina bakmak da varmış. “Beşe kadar sayıp ateş edeceğim. Bana söylemek istediğin bir şey olursa başını sallarsın. Beşe gelmeden sallasan iyi edersin. Bir… “ Øystein ölüm korkusuyla başa çıkmaya çalıştı. İnsanoğlunun mantığı olduğunu ve arkasındaki insanın onun canım almakla hiçbir kazancı olmayacağını düşünmeye çalışıyordu. “İki… “ Mantık benimle, diye düşündü Øystein. Namludan mide bulandırıcı bir metal ve kan kokusu geliyordu. “Üç. Koltuk örtülerin için de üzülme Eikeland. İşimi bitirdikten sonrasında her şeyi bir güzel temizlerim.” Øystein vücudunun titremeye başladığını hissedebiliyordu. Fakat elinden bir şey gelmiyordu. Soğuk ve karanlık uzay boşluğuna fırlatılmadan önce roketlerin de böyle sarsıldığını televizyonda görmüştü.